Ben ne düşünüyorum?
Amacımız olan barışçıl öğrenme topluluklarını yaratmak için çocuklara
duygusal açıdan da güvenli ortamlar yaratmamız gerekiyor. Çocuk sınıfa
girdiğinde içinde bir şekilde korku, kaygı, öfke varsa zaten
hedeflediklerimiz bir sonraki adımda geliyor. Öncelikle o duyguya eğilmek
gerekiyor.
Akademik ve sosyal baskıları, cezaları, zorbalıkları kendi öğrencilik
hayatımızdan da hatırlarız; üzerimizde nasıl bir baskı oluşturduğunu, bizi
her geçen gün okuldan nasıl uzaklaştırdığını… Bu duygularla baş ederken
merak, öğrenme, keyif nerede filizlenebilir ki?
Çocuk eğer akademik baskı altındaysa, ceza ile tehdit ediliyorsa
öğrenmenin tadına varamaz. Okulda gördükleri artık bir mecburiyettir onun için.
Sosyal baskı altındaysa, akran zorbalığı ile karşılaşıyorsa da güvenini
yitirir, korku ve kaygı ağır basar. Sosyal bağları zayıflar ve okula olan
güveni gün geçtikçe sarsılır; yok olur.
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder