Sura
Hart ne diyor?
İlişki temelli bir sınıfta,
öğrenciler ve öğretmenler; öğrencilerin öğrenmeye istekli olduğu ve
öğretmenlerin öğrencilerin öğrenmesini kıymetli bulduğu şeylere dayanarak,
öğrenme kazanımlarını oluşturmak için birlikte çalışırlar.
Kazanımlar öğretmenler ve
öğrenciler arasında süregiden diyalogla belirlenir, değerlendirilir ve revize
edilir.
Öğrencilerinizin
kazanımların belirlenmesi ve değerlendirilmesi sürecine hangi ölçüde
katıldıklarına dikkat edin. Daha fazla katılımlarını arzu ediyorsanız,
kazanımları onlarla belirleyip birlikte değerlendireceğiniz bire-bir
toplantılar planlamayı düşünün.
Ben ne düşünüyorum?
Bu hafta kazanımlı katılımlı konular var, ne güzel
dedim içimden, epeydir bahsetmiyordum. Öğrenme, öğrenme kazanımları diye okurken zihnimin ayrımını fark ettim. Epeydir olmadığını düşündüğüm bir
ayrım…Çıkıverdi pıt diye içimden. ‘’Bu hafta konumuz akademik.’’
Bu ayrım ( akademik – akademik olmayan, akademik –
sosyal duygusal ) neyi kolaylaştırıyor da bu kadar sık kullanılıyor?

Aklıma Eğitimde İyi Örnekler Konferansı’nın açılış
oturumu geliyor, yan yana oturmuşuz ekip olarak. Bir kısa film yapmışlar: Eğitim, yaşam
için.
‘’Bizi ileri götüren aklın ve kalbin muhteşem
birlikteliğidir.’’ diyor, biz birbirimize bakıyoruz.
‘’Öyleyse eğitim bu birlikteliğe nasıl hizmet eder?’’
diyor, bizde eller buluşuyor.
‘’Hayatın sunduğu deneyimleri, öğrenmenin ayrılmaz bir
parçası saydığımızda kalp akılla, eğitim yaşamla buluşur.’’ diyor, gözlerimiz
doluyor.
O kadar bahsettim, linkini bırakayım: https://www.youtube.com/watch?v=sjPyO1XMfQs
Evet, öğrenmek yaşamak demek, öğrenmek güçlenmek
demek…Her birimizin gücünü eline alabilmesi demek. İlişki temelli bir sınıfta
bu alanlar ne kadar bereketli, ne kadar zengin.
Kim neyde, hangi yol ve hızda, nasıl ilerlemek
istiyor, bunu birlikte nasıl yapabiliriz?
Bu sorulara alan açmak, bunu konuşabilmek, hem kalplere
hem beyinlere yani içimize güzelliklerin tohumunu atıyor, kökler zamanla
filizleniyor.
Buna alan açmak ve sonrasını keyifle izlemek, yolculuğumun en sevdiğim zamanları 😊
Buna alan açmak ve sonrasını keyifle izlemek, yolculuğumun en sevdiğim zamanları 😊
Çocuklarla nasıl paylaşıyorum?
Okula başladığımız zaman, benim için her şey o kadar
yeniydi ki. Mekan, çocuk sayısı, dil...
Hayalini kurduğum, Sura'nın da bahsettiği toplantıları yapmaya 1. dönemin sonunda başladık neredeyse, hatta yeni yeni tam olarak içime siniyor.
Ancak bu alanı açmış olmanın yarattığı katılımcı zemin etkilerini ilk günden göstermeye başladı, gerisi biraz deneme, olmayınca başka yollar arama, destek alma, sebat...
Şimdilerde çocukları çalışırken izlediğimde (bayılıyorum buna!) şöyle cümleler düşüyor kulağıma.
- Hani ben yazı yazarken boşluk bırakmayı unutuyorum ya, bu hafta onu çalışıyorum. Sen ne çalışıyorsun?
- Çemberde herkes ne çalıştığını söylesin, haberimiz olsun, yardım isteriz.
- Ben artık toplama işlemini yapabiliyorum, sana anlatayım mı?
- Öğretmenim, hadi gel, bu ders biz sana kitap okuyacaktık.
Bu neşesi sınıfın duvarlarından taşan, bereketi ve çeşitliliği bol, bahar gibi halimizi kutluyorum!
Zamanı gelmiş demek :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder